Pazarcık’ta dikkat çeken bir başka durum konteyner kentlerin yanı sıra yurttaşların, evlerinin yanına konteynerler kurarak yaşamını sürdürmesi. ‘ARTIK HİSSETMİYORUZ BİLE’Kahramanmaraş Pazarcık’ta durum farklı değil. TTB heyeti ile birlikte Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçeleri, Kahramanmaraş Pazarcık, Adıyaman Gölbaşı, İskenderun ve Hatay’da konteyner kentler, aile sağlığı merkezleri ve hastaneler ziyaret edildi. Cumhuriyet gazetesi, deprem felaketinin birinci yılında Türk Tabipleri Birliği (TTB) organizasyonuyla afet bölgesindeydi. Yurttaşlar her iki bölgede de depremden sonra kentte kira fiyatları beş kat arttığını ifade ediyor. ",. ",6 Şubat depremlerinin üzerinden bir yıl geçmesine karşın barınma sorunu çözülemedi. Gaziantep Tabip Odası’ndan ilçede araştırma yapan hekimler, burada molozların tarımsal kaynakların ve su kaynaklarının bulunduğu alanlara boşaltıldığını belirtiyor. Pazarcık’ta görüştüğümüz bir yurttaş, “Artık, depremi hissetmiyoruz bile. Sallantılar sürüyor” yanıtını alıyoruz. İnsanların gözlerinde ise sadece umutsuzluk, öğrenilmiş çaresizlik ve sevdiklerini kaybetmenin acısı var. Bunun nedeni olarak “Evlerimize güvenmiyoruz. İlçede yurttaşların yardımına Alevi Kültür Derneği Pazarcık Şubesi koşuyor. Nurdağı’nda ilçe nüfusunun üçte ikisi konteyner kentlerde yaşıyor. Sağlık hizmetleri ise konteyner aile sağlığı merkezlerinde ya da depremde ayakta kalmayı başaran hastanelerde yetersiz malzeme ve sağlık personeli eksikliğiyle sürdürülmeye çalışılıyor. Büyük bir deprem olsa farkına varmayız” sözleriyle duygu durumunu anlatıyor. Bizi bıraktılar. İlçe; sessiz, sedasız, ıssız. ‘NE İŞİMİZ VAR NE AŞIMIZ’Dernekte karşılaştığımız bir yurttaşın “Unutulduk. Ziyaret edilen illerde hissedilen ortak duygu “yalnız bırakılmışlık”tı. Önümüzü göremiyoruz. Acil ve ilk yardım servisleri dışında halka sağlık hizmeti verecek hastane bulunmazken hastalar Gaziantep ve Kahramanmaraş’a sevk ediliyor. Bölgede aileler, 21 metrekarelik konteynerlerde zor şartlarda, hijyenden ve temel haklarından yoksun bir şekilde yaşam mücadelesi vermeye devam ediyor. 21 metrekarelik konteynerlerde yaşam mücadelesi veren aileler, “İş yok, aş yok, unutulduk” diyor. Depremlerin üzerinden bir yıl geçmiş olmasına karşın depremlerin ağır yıkıma uğrattığı illerde barınma sorunu halen çözülebilmiş değil. Artçıların devam etmesi yurttaşların psikolojisini bozmuş durumda. TTB, tabip odaları ve sağlık sendikalarının desteği bölge halkını söz konusu zor koşullarda bir miktar da olsa rahatlatıyor. İş yok, aş yok” feryadı yürekleri dağlıyor. Esnaf da konteynerlerde faaliyet gösteriyor. Görüştüğümüz dernek yöneticileri, ilçeye depremin ilk aylarında tüm uyarılarına karşın çok yardım geldiği, ancak şimdi hiç yardım gelmediğini belirtiyor. MOLOZ KENTLERDE UMUTSUZLUKGaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçeleri, depremlerin ardından adeta birer “moloz” kente dönüşmüş durumda. Depremlerin ardından göçün arttığı her iki ilçede de kentin ıssızlaşması, güvenlik sorununu da ortaya çıkarmış durumda. Aileler 21 metrekarelik konteynerlerde yaşamaya çalışırken, birinci basamak sağlık hizmetleri de söz konusu mekânlarda sürdürülmeye çalışılıyor. TTB, buralardaki aile sağlığı merkezlerine Ankara’dan getirdiği ihtiyaç duyulan ofis malzemelerini ve tıbbi gereçleri dağıttı.
Aileler 21 metrekarelik konteynerlerde yaşamaya çalışırken, birinci basamak sağlık hizmetleri de söz konusu mekânlarda sürdürülmeye çalışılıyor. Artçıların devam etmesi yurttaşların psikolojisini bozmuş durumda. Bölgede aileler, 21 metrekarelik konteynerlerde zor şartlarda, hijyenden ve temel haklarından yoksun bir şekilde yaşam mücadelesi vermeye devam ediyor. Depremlerin üzerinden bir yıl geçmiş olmasına karşın depremlerin ağır yıkıma uğrattığı illerde barınma sorunu halen çözülebilmiş değil. 21 metrekarelik konteynerlerde yaşam mücadelesi veren aileler, “İş yok, aş yok, unutulduk” diyor. TTB, tabip odaları ve sağlık sendikalarının desteği bölge halkını söz konusu zor koşullarda bir miktar da olsa rahatlatıyor. Bunun nedeni olarak “Evlerimize güvenmiyoruz. Acil ve ilk yardım servisleri dışında halka sağlık hizmeti verecek hastane bulunmazken hastalar Gaziantep ve Kahramanmaraş’a sevk ediliyor. ‘NE İŞİMİZ VAR NE AŞIMIZ’Dernekte karşılaştığımız bir yurttaşın “Unutulduk. Sağlık hizmetleri ise konteyner aile sağlığı merkezlerinde ya da depremde ayakta kalmayı başaran hastanelerde yetersiz malzeme ve sağlık personeli eksikliğiyle sürdürülmeye çalışılıyor. TTB heyeti ile birlikte Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçeleri, Kahramanmaraş Pazarcık, Adıyaman Gölbaşı, İskenderun ve Hatay’da konteyner kentler, aile sağlığı merkezleri ve hastaneler ziyaret edildi. Önümüzü göremiyoruz. Bizi bıraktılar. Ziyaret edilen illerde hissedilen ortak duygu “yalnız bırakılmışlık”tı. Yurttaşlar her iki bölgede de depremden sonra kentte kira fiyatları beş kat arttığını ifade ediyor. ‘ARTIK HİSSETMİYORUZ BİLE’Kahramanmaraş Pazarcık’ta durum farklı değil. MOLOZ KENTLERDE UMUTSUZLUKGaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçeleri, depremlerin ardından adeta birer “moloz” kente dönüşmüş durumda. ",. Pazarcık’ta dikkat çeken bir başka durum konteyner kentlerin yanı sıra yurttaşların, evlerinin yanına konteynerler kurarak yaşamını sürdürmesi. İlçede yurttaşların yardımına Alevi Kültür Derneği Pazarcık Şubesi koşuyor. Görüştüğümüz dernek yöneticileri, ilçeye depremin ilk aylarında tüm uyarılarına karşın çok yardım geldiği, ancak şimdi hiç yardım gelmediğini belirtiyor. Büyük bir deprem olsa farkına varmayız” sözleriyle duygu durumunu anlatıyor. ",6 Şubat depremlerinin üzerinden bir yıl geçmesine karşın barınma sorunu çözülemedi. Nurdağı’nda ilçe nüfusunun üçte ikisi konteyner kentlerde yaşıyor. Esnaf da konteynerlerde faaliyet gösteriyor. İlçe; sessiz, sedasız, ıssız. Sallantılar sürüyor” yanıtını alıyoruz. Gaziantep Tabip Odası’ndan ilçede araştırma yapan hekimler, burada molozların tarımsal kaynakların ve su kaynaklarının bulunduğu alanlara boşaltıldığını belirtiyor. TTB, buralardaki aile sağlığı merkezlerine Ankara’dan getirdiği ihtiyaç duyulan ofis malzemelerini ve tıbbi gereçleri dağıttı. İnsanların gözlerinde ise sadece umutsuzluk, öğrenilmiş çaresizlik ve sevdiklerini kaybetmenin acısı var. Depremlerin ardından göçün arttığı her iki ilçede de kentin ıssızlaşması, güvenlik sorununu da ortaya çıkarmış durumda. Cumhuriyet gazetesi, deprem felaketinin birinci yılında Türk Tabipleri Birliği (TTB) organizasyonuyla afet bölgesindeydi. İş yok, aş yok” feryadı yürekleri dağlıyor. Pazarcık’ta görüştüğümüz bir yurttaş, “Artık, depremi hissetmiyoruz bile.