İmamoğlu'ndan Erdoğan'a 'Murat Kurum' göndermesi: 'Aklı fikri İstanbul'da, açıkladığı adaya da yazık ediyor'

 
İmamoğlu'ndan Erdoğan'a 'Murat Kurum' göndermesi: 'Aklı fikri İstanbul'da, açıkladığı adaya da yazık ediyor' İmamoğlu'ndan Erdoğan'a 'Murat Kurum' göndermesi: 'Aklı fikri İstanbul'da, açıkladığı adaya da yazık ediyor'

Ama temel amaç; milletin bütününü kavramak, milletin bütününe hizmet etmektir. Ve bırakın İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimi, İstanbul halkı, İstanbulda belirlenen adaylar üzerinden yürüsün ve onların ortaya koyacağı performansa da halkın vereceği kararla karar verirsin. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun. Bu bağlamda gerçek meselelerin, işte bu üreticinin meseleleri olduğunu, bunlarla ilgilenmesi gerektiğinin de altını çiziyorum. İnsanların artık, yani yakamıza yapışarak, ‘Bizim de semtimize Kent Lokantası aç Başkanım’ diye bize haykırmasını çocuklardan da duyuyorum, emeklilerden de duyuyorum, işçi kesiminden de duyuyorum. Sanayi sektörünün ülke ekonomisi üzerindeki önemine dikkat çeken İmamoğlu, İBB öncülüğünde kurulan İstanbul Sanayi Platformu’nun söz konusu alana katkı için kurulduğunu aktardı. Biz de daha iyisini hedefleyelim, insanların önünde daha iyisini koyalım. Ama bu basit sürec, demokratik anlayışı illa zorlaştırma gayreti, işte açılışlar, mitingler vesaireler yaparak, yerel seçimi bu kadar sabote etmenin anlamsız olduğunu düşünüyorum. Anadolu Yakası Orgazine Sanayi Bölgesi (AYOSB) Yönetim Binası’nda düzenlenen toplantıda, sırasıyla; AYOSB Başkanı Murat Çökmez, Biyoteknoloji İhtisas Organize Sanayisi Bölgesi (BİOSB) Başkanı Ercan Varlıbaş, CHP Tuzla Belediye Başkan adayı Eren Ali Bingöl ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. İyi devlet insanı, devletin esas sorunlarıyla ilgilenir. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Para politikaları üzerinden üretimde, ihracatta, ithalat rakamlarında, bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. Biz, sizlerin temsilcisiyiz. Biz, o vesileyle sizin karşınıza geliriz. ‘Yok, illa o olmasın rakip’ diye bir süreç tarifleme peşinde. Belki sesi çıkmayan esnafımız bile, bunu söylemek istiyor. Çok net. Açıkladığı adaya da yazık ediyor” dedi. Yeter ki o zenginliği erişelim. Yani bunu başka bir sorumlusu olmaz. ”“AMA BİZ NEYLE UĞRAŞIYORUZ?”“Ama biz neyle uğraşıyoruz? Genel seçim geçmiş, bir yıl üzerinden geçmiş, ülkedeki ekonomi politikaları dibe vurmuş, o günden bile daha kötü durumdayız. Bu işin kaybı hem de çok büyük, tarifsiz kayıplar. Kent Lokantası açıyoruz. Peki bugün 25 bin dolar başarılsaydı, ben nasıl bir ruh halinde olurdum? Dünyanın en mutlu insanı olurdum, kimin yaptığına bakmaksızın. Gerçekten bir açlık sorunu var. Bu derin bir yoksulluk anlamına geliyor. Çünkü, bugün baktığınızda vatandaş beyaz peynir dahi alamayacak durumda. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendi görev döneminde kurdukları “İstanbul Sanayi Platformu”nun katkılarıyla düzenlenen, “Kentin Sanayi Vizyonu” toplantısına katıldı. 3 tane daha açacağız bu 1,5 ay içerisinde. “2023’ÜN SONUNDA, KİŞİ BAŞI 25 BİN DOLAR GAYRİSAFİ MİLLİ HASILA BELİRLEMİŞKEN…”İktidarın yanlış politikaları sonucu yaşanan ekonomik krizden kaynaklı olarak, 3 haneli enflasyon rakamlarıyla karşılaşıldığına dikkat çeken İmamoğlu, özetle şunları söyledi: “Bu bize kaydettiriyor. Ve ben, ‘İşinize bakın’ diyorum. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. Oy verenlerin değil; oy versin vermesin, herkesin temsilcisiyiz. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun dedi. AKLI FİKRİ İSTANBULDAİmamoğlu, AKPli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’dan başka bir şeyle ilgilenmediğini söyledi, “Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. ”“BU İŞİN SORUMLUSU, BU İŞİN BAŞINDAKİ İNSANDIR”“Tabii bunun sebebini ben biliyorum. Yani hizmet için bir araçtır, amaç değildir. Biz, milletin temsilcisiyiz. ”",‘İstanbul Sanayi Platformu’ tarafından düzenlenen, ‘Kentin Sanayi Vizyonu’ toplantısında koşan İBB Başkanı İmamoğlu, Erdoğan'a seslenerek Bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. Bu işin sorumlusu, bu işin başındaki insandır. Biz, bir bireyi ya da bir siyasi partiyi temsil ediyoruz; milleti temsil ediyoruz. Elbette sizlerin desteğinizi istiyoruz. İstanbula hizmette, dün ne kadar koşuyorsak, onun misli misli fazlası koşacağımıza ve ‘Tam yol ileri’ diyerek, böyle bir menzile doğru sizlerle birlikte yürüyeceğimizden hiç kuşkunuz olmasın. ”“OY VERSİN VERMESİN, HERKESİN TEMSİLCİSİYİZ”“İBB olarak, milletin yanındayız. Gerçek işinize, doğru olan sorunlarınızla ilgilenmenizi öneriyorum. Biz de hayretle süreci izliyoruz. Bu yolculukta tam da öyle bakan ve o menzile yürüyen bireyleriz. Lütfen, milletini ve sizlerin güzel geleceklerini dert edinen anlayışı tercih ediniz. Biz, milletin temsilcisi olarak, burada bulunan bütün sanayici dostlarımızın da desteğini, tüm iyi niyetimizle, tüm çalışkanlığımızla gerçekten tümüyle sizleri düşünen ve bu milletin, bu memleketin, bu güzel şehrin insanlarının ve çocuklarının, gençlerinin geleceğini düşünen bir anlayışla oylarınıza talibiz. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. Daha dün, 8-9-10-11 yıl önce biz, bu tarihte, 2023’ün sonunda, kişi başı 25 bin dolar gayrisafi milli hasıla belirlemişken; bunun bugün 3’te 1’ine razı gelmek durumunda kalmanın ne kadar acı olduğunu ne kadar büyük bir tutarsızlık olduğunu bilmemiz lazım. Burada, elbette ki siyaset zemininde birkaç cümle etmek zorundayım. ",. Peki burada bu siyaseti yapan ya da bu kararı alan mı kaybediyor? Hepimiz kaybediyoruz. Bu kadar basit. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Ve eğer İstanbulda, yönetimle ilgili bir hesap verilemiyorsa, sorunlar büyüyorsa, problemler büyüyorsa, nasıl ki sorumlusu o döneme dair benim; aynı şekilde şu anda bu ülkenin ekonomiden sorumlusu da bu ülkenin sayın Cumhurbaşkanıdır. Ama onun aklı, fikri İstanbul'da. Ama onun aklı, fikri İstanbulda. Bizim rakibimiz o olsun. Ama o hedeflerin 3’te 1’ine birine düşmüş durumda ve buna razı gelen, rıza gösteren ve buradan kurtulmaya ve sıçramaya çalışan insanlar haline dönüştük. Bunu da temsil etmeye devam edeceğiz. Bizim ahlakımız bu. Siyasi partiler, aracı kurumlardır.

İmamoğlu'ndan Erdoğan'a 'Murat Kurum' göndermesi: 'Aklı fikri İstanbul'da, açıkladığı adaya da yazık ediyor'

İyi devlet insanı, devletin esas sorunlarıyla ilgilenir. Belki sesi çıkmayan esnafımız bile, bunu söylemek istiyor. Çok net. Bu işin sorumlusu, bu işin başındaki insandır. Bu işin kaybı hem de çok büyük, tarifsiz kayıplar. Açıkladığı adaya da yazık ediyor” dedi. İnsanların artık, yani yakamıza yapışarak, ‘Bizim de semtimize Kent Lokantası aç Başkanım’ diye bize haykırmasını çocuklardan da duyuyorum, emeklilerden de duyuyorum, işçi kesiminden de duyuyorum. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. ”“OY VERSİN VERMESİN, HERKESİN TEMSİLCİSİYİZ”“İBB olarak, milletin yanındayız. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Yeter ki o zenginliği erişelim. AKLI FİKRİ İSTANBULDAİmamoğlu, AKPli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’dan başka bir şeyle ilgilenmediğini söyledi, “Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Biz, milletin temsilcisiyiz. Bunu da temsil etmeye devam edeceğiz. Biz, bir bireyi ya da bir siyasi partiyi temsil ediyoruz; milleti temsil ediyoruz. Daha dün, 8-9-10-11 yıl önce biz, bu tarihte, 2023’ün sonunda, kişi başı 25 bin dolar gayrisafi milli hasıla belirlemişken; bunun bugün 3’te 1’ine razı gelmek durumunda kalmanın ne kadar acı olduğunu ne kadar büyük bir tutarsızlık olduğunu bilmemiz lazım. Çünkü, bugün baktığınızda vatandaş beyaz peynir dahi alamayacak durumda. Elbette sizlerin desteğinizi istiyoruz. Bu derin bir yoksulluk anlamına geliyor. Biz, o vesileyle sizin karşınıza geliriz. Biz de hayretle süreci izliyoruz. ‘Yok, illa o olmasın rakip’ diye bir süreç tarifleme peşinde. ”“AMA BİZ NEYLE UĞRAŞIYORUZ?”“Ama biz neyle uğraşıyoruz? Genel seçim geçmiş, bir yıl üzerinden geçmiş, ülkedeki ekonomi politikaları dibe vurmuş, o günden bile daha kötü durumdayız. Kent Lokantası açıyoruz. Ve ben, ‘İşinize bakın’ diyorum. “2023’ÜN SONUNDA, KİŞİ BAŞI 25 BİN DOLAR GAYRİSAFİ MİLLİ HASILA BELİRLEMİŞKEN…”İktidarın yanlış politikaları sonucu yaşanan ekonomik krizden kaynaklı olarak, 3 haneli enflasyon rakamlarıyla karşılaşıldığına dikkat çeken İmamoğlu, özetle şunları söyledi: “Bu bize kaydettiriyor. Bu kadar basit. Lütfen, milletini ve sizlerin güzel geleceklerini dert edinen anlayışı tercih ediniz. Ama onun aklı, fikri İstanbul'da. ",. Biz de daha iyisini hedefleyelim, insanların önünde daha iyisini koyalım. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendi görev döneminde kurdukları “İstanbul Sanayi Platformu”nun katkılarıyla düzenlenen, “Kentin Sanayi Vizyonu” toplantısına katıldı. Biz, sizlerin temsilcisiyiz. Biz, milletin temsilcisi olarak, burada bulunan bütün sanayici dostlarımızın da desteğini, tüm iyi niyetimizle, tüm çalışkanlığımızla gerçekten tümüyle sizleri düşünen ve bu milletin, bu memleketin, bu güzel şehrin insanlarının ve çocuklarının, gençlerinin geleceğini düşünen bir anlayışla oylarınıza talibiz. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. Yani bunu başka bir sorumlusu olmaz. Gerçekten bir açlık sorunu var. İstanbula hizmette, dün ne kadar koşuyorsak, onun misli misli fazlası koşacağımıza ve ‘Tam yol ileri’ diyerek, böyle bir menzile doğru sizlerle birlikte yürüyeceğimizden hiç kuşkunuz olmasın. 3 tane daha açacağız bu 1,5 ay içerisinde. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. ”",‘İstanbul Sanayi Platformu’ tarafından düzenlenen, ‘Kentin Sanayi Vizyonu’ toplantısında koşan İBB Başkanı İmamoğlu, Erdoğan'a seslenerek Bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. Gerçek işinize, doğru olan sorunlarınızla ilgilenmenizi öneriyorum. Siyasi partiler, aracı kurumlardır. Sanayi sektörünün ülke ekonomisi üzerindeki önemine dikkat çeken İmamoğlu, İBB öncülüğünde kurulan İstanbul Sanayi Platformu’nun söz konusu alana katkı için kurulduğunu aktardı. Ve bırakın İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimi, İstanbul halkı, İstanbulda belirlenen adaylar üzerinden yürüsün ve onların ortaya koyacağı performansa da halkın vereceği kararla karar verirsin. Bu yolculukta tam da öyle bakan ve o menzile yürüyen bireyleriz. Oy verenlerin değil; oy versin vermesin, herkesin temsilcisiyiz. Para politikaları üzerinden üretimde, ihracatta, ithalat rakamlarında, bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. Ama bu basit sürec, demokratik anlayışı illa zorlaştırma gayreti, işte açılışlar, mitingler vesaireler yaparak, yerel seçimi bu kadar sabote etmenin anlamsız olduğunu düşünüyorum. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun dedi. Ama o hedeflerin 3’te 1’ine birine düşmüş durumda ve buna razı gelen, rıza gösteren ve buradan kurtulmaya ve sıçramaya çalışan insanlar haline dönüştük. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun. Ve eğer İstanbulda, yönetimle ilgili bir hesap verilemiyorsa, sorunlar büyüyorsa, problemler büyüyorsa, nasıl ki sorumlusu o döneme dair benim; aynı şekilde şu anda bu ülkenin ekonomiden sorumlusu da bu ülkenin sayın Cumhurbaşkanıdır. Peki bugün 25 bin dolar başarılsaydı, ben nasıl bir ruh halinde olurdum? Dünyanın en mutlu insanı olurdum, kimin yaptığına bakmaksızın. Anadolu Yakası Orgazine Sanayi Bölgesi (AYOSB) Yönetim Binası’nda düzenlenen toplantıda, sırasıyla; AYOSB Başkanı Murat Çökmez, Biyoteknoloji İhtisas Organize Sanayisi Bölgesi (BİOSB) Başkanı Ercan Varlıbaş, CHP Tuzla Belediye Başkan adayı Eren Ali Bingöl ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. Ama onun aklı, fikri İstanbulda. Bu bağlamda gerçek meselelerin, işte bu üreticinin meseleleri olduğunu, bunlarla ilgilenmesi gerektiğinin de altını çiziyorum. Ama temel amaç; milletin bütününü kavramak, milletin bütününe hizmet etmektir. Yani hizmet için bir araçtır, amaç değildir. Peki burada bu siyaseti yapan ya da bu kararı alan mı kaybediyor? Hepimiz kaybediyoruz. Burada, elbette ki siyaset zemininde birkaç cümle etmek zorundayım. Bizim ahlakımız bu. Bizim rakibimiz o olsun. ”“BU İŞİN SORUMLUSU, BU İŞİN BAŞINDAKİ İNSANDIR”“Tabii bunun sebebini ben biliyorum.